1_3537_06022009_1
Bakan Çelik’e de ayakkabı atma teşebbüsünde bulunuldu..
Bakan Çelik’e de ayakkabı atma teşebbüsünde bulunuldu..
Erdoğan; seçimleri kazanınca Obama’ya "Dik dur Diklenme" mesajı göndermiş, peşinden meşhur "Çarşaf Açılımında" Baykal’a "Dik dur diklen!" diyerek destek çıkmıştı. 2008 şubat’ında Türban konusundaki sert çıkışlarını, bağırıp çağırmasını eleştirenlere "Öfke de bir hitabet sanatıdır" demişti. şimdi ise Davos’ta, aynı tonda konuşan şimon Peres’e "Bu kadar yüksek sesle konuşmak suçluluk psikolojisindendir" deyiverdi.. Fazla söze gerek var mı?..
Bir yılda %82,5 zam yap. Bütün dünyada enerji fiyatları düşerken sen yine zam yap. Sonra tam seçim öncesi bir miktar geri al. Zammı açıklarken ortadan kaybol, seçim arefesi indirimi açıklarken "fiyatı %17 indirdim!" diye efelen!. iyi de bir küçük sorum olacak! Ekonomiden anlayan cevap versin!. Hadi digerlerini geçtim! Son yapılan %22 lik zam, indirim yapılacağı biline biline yapıldı. Acaba süreç bir çocuk tarafından bile yönetilse bu zam fonlanmaz mıydı?!..
Kılıçdaroğlu ve Topbaş istanbul için yarışıyor..
davos krizi
Bol antrenörlü istanbul maçı başlamak üzere..
Vatandaş Doğalgaz ücretlerini zaten aylık olarak ödüyor.. Ödeyemediği için de borçlanıyor. Ödeyecek gücü olsa zaten kışta kıyamette kesilmesini göze alamaz. Borcunu taksitlendirerek aylık taksitlerinin miktarını arttırmak yerine, bir yılda tam % 82.5 oranında arttırılan ve bütün dünyada düşen doğagazın fiyatını düşürmeyi neden düşünmüyorlar acaba?
CHP İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Kılıçdaroğlu; Bir yandan İstanbul Büyük şehir Belediyesinin harcamalarının hesabını soracağını ilan ederken, bir yandan da yoksul aile kadınlarının hesaplarına her ay 600 TL yatırılacağını açıkladı. Öyle görülüyor ki, hesap sorarken de vaad ederken de en çok hesap makinesi lazım olacak..
Özürcüler hakkında takipsizlik kararı çıktı.. Yani kovuşturmayı gerektirecek bir durum yok.. Bir kesim; "Ermenilerden ne diye özür diliyorsunuz?" diye kızarken bir kesim de "kim adına, kimden. kim olarak özür diliyorsunuz?" diye veriştirdi. Sonuçta hep birlikte az daha özürü de kabahat haline getirmeyi beceriyorduk.. Neyse ki yaşasın adalet!..
Yalçın Küçük tutuklanırken bile "..Böyle faşizan dönemlerde beni dışarıda birakmazlar.. " mealinde lafı gedigine bırakarak girmişti nezarethaneye.. Çıkınca onun da "sus pus" olacağını bekleyenleri yanıltarak demeçlerine başladı.. Hadi gaari!..
