Bu başlık altında; ‘Bağımsız Gazetecilik’ tarafından kurulduğu 2002 yılından, Demirören’e satıldığı 2010 ortalarına kadar Vatan Gazetesi’nde çizdiğim siyasi karikatürleri içeren bir arşiv bulunuyor.. Vatan Gazetesi el değiştirdiğinde “ilk kapının önüne konulan!” gazeteci ben oldum.. Karikatürlerin çoğunun altında, çizdiğim gün yazdığım birer ikişer paragraflık kısa notlar bulunuyor.. Beni kovarken, “Valla ekonomik olarak çok zor durumdayız. Yoksa siyasi bir nedeni yok! ” demişlerdi. Sonra Mine Kırıkkanat’ı kovdular. Necati Doğru gitti. Sonra Can Ataklı, Mustafa Mutlu.. Böyle boş kalınca düşündüm. Biz bu bir kaç kişi ne para alıyormuşuz ki gazete bizi masraftan düşünce batmaktan kurtuldu. Hala yaşamaya devam ediyor!.. Yazıklar olsun bize! Kaç kişinin ekmeğiyle oynuyormuşuz az kala..

1_8212_02022010_1

Başbakan, 4C ye direnen Tekel işçilerine, direnmekten vazgeçmeleri için şubat sonuna kadar süre verdi..

1_3186_03022010_1

Başbakan, Tekel işçisine eylemlerini bitirip Ankara’yı terketmeleri için ay sonuna kadar süre verdi. "Ay sonuna kadar nasılsa yarısı donar yarısı da açlıktan kırılır" diye düşünüyorlarsa hatırlatalım bari! şubat bu yıl da 28 çekiyor!. Göz acıp kapayıncaya kadar geçer..

1_6585_04022010_1

Önceleri pek ciddiye alınmayan Tekel işçileri direnişi gün geçtikçe hükümet için tehlikeli bir hal almaya başlar..

1_4345_06022010_1

İşsizlikte dünya birincisi olmuşuz..

1_8587_06022010_1

Dizi ekonomisi!.. Sağolasın Bihter abla!..

1_4153_08022010_1

Bir zamanlar cep telefonumuz yoktu ama kendi kendine yeten ülkelerin ilk sıralarındaydık. Borcumuz harcımız da azdı. şimdi nasıl zenginleştiysek, hem adam başına düşen borcumuz ayyuka çıktı, hem buğdayı mısırı dışarıdan alır olduk. şimdilerde üstüste gelen zamlarla eti de en pahalı yiyen dünya ülkesi olduk. Almanya bile bizden sonra ikinci sırada ye alıyor.. Bu nasıl zenginleşmek? biri bana izah etsin!..

1_3729_10022010_1

Aşk-ı Memnu’yu Halid Ziya Uşaklıgil, 19’uncu asrın sonlarında yazdı. Henüz Cumhuriyet bile kurulmamıştı, dönemin gazetelerinde tefrika edildi. Büyük beğeniyle izlendi. 1975’te kılı kırk yaran TRT’de Bihter rolüyle Müjde Ar’ın ününe ün kattı, kimsenin gıkı çıkmadı. Neden acaba? 2010’a göre daha mı az ahlaklıydık o zamanlar? Bi baksanıza etrafta olup bitene?..

1_8964_10022010_1

Lunapark!

1_8411_06012010_1

Memleket, senaryo yazarlarının "kürd eşşeğine" döndü. Halk olanı biteni hayret ve merak içerisinde izliyor. Telekulaklar, dinlemeler, takipler, tehditler, kozmik odalar, aşçı ajanlar, yarbay tetikçiler, emekli darbeciler, emeksiz işçiler, işsiz emekçiler, zarfta mermiler, bunu da yer miler, süper savcılar, harika avcılar, hebelek hübelek!..

1_56_24012010_1

Simdi elinizi şakağınıza bir koyun ve düşünün. 500 bin askere binlerce subaya sahip, dünyanın ilk beş gücü arasında sayılan, 900 yıllık genetik geçmişi bulunan, Türkiye Cumhuriyetinin en kurumsal en eski en güçlü yapısı, 2000 yılından buyana Sarıkız, ayışığı, yakamoz, eldiven, merdiven, Ahtapot, çekiç, balyoz aklımıza gelen gelmeyen binbir isim verdiği darbe planını yapacak ve bir tanesini bile hayata geçiremeyecek.. Neden?? Bu senaryolar, nerelerde kimler tarafından üretiliyor, kimler tarafından zenginleştirilip adi posta yoluyla bazı gazetelere servis ediliyor henüz ortaya çıkmadı ama korkarım yakında onlar için, darbe planlarına aklı başında yeni isim bulabilmek bile darbe ihtimalinden daha büyük bir sorun haline gelecek..