1_8960_18022007_1
Acarkent davası davacıların yoğunluğundan ötürü nikah salonunda görüldü.
Bu yazar henüz biyografisini yazmadı. Bu sırada bulent , 2036 adet gönderiye imza atmasından gurur duyduğumuzu belirtelim.
Acarkent davası davacıların yoğunluğundan ötürü nikah salonunda görüldü.
Etrafımız suç ve suçlulularla kuşatılırken, neredeyse suçu öven, suçluyu ve silahı sevimlileştiren dizileri kollamayı “sanata saygı” ile karıştırma enayiliğine düşmeyelim. Gelişmiş toplumsal kurguda, polisin belindeki tabanca bile gösterilmez gizlenir. Sebebi basittir. Düşünmek gerekir..
Kırk yıllık Kani, olur mu yani.. Gelenekselcilik’le beleşçilik karışınca görüntü komikleşiyor tabi.. Hayır, yeni bir “uzay teleskobu” üretip babanın adını verdin de karşı mı çıktık sayın başkan!. Sokak adlarından şehir sembollerine oralardan dere tepe isimlerine kadar geldik. Yok artık..
Bir gizli örgütlenme, gerçekten bu denli afişe olup, buna rağmen bu kadar uzun süre etkilenmeden, fire vermeden, bir tarafını açığa vurmadan gizli kalmayı, sır olmayı sürdürebilir mi?.. Yoksa yine kendi kendimizi mi işletiyoruz?..
Tüketici olarak; bir ürünü satın alırken KDV’yi, o ürünü işaretlemek için ödüyoruz. Yani, maliyeye yardım etmek için, paramızla ödünç olarak koyduğumuz bu işaret sayesinde, o ürünün vergisi esnaf tarafından devlete ödenmek zorunda kalınıyor. Sonra bizim o ödünç işaretimizi geri almamız lazım diy’mi? Harcamamız oranındaki fişi Devlete verip işaretlerimizi geri alıyoruz. Biraz uğraşıyoruz ama olsun.. Devletimiz […]
Meerse bizim anladmz göstergeler ve rakamlar farklymfl..
Dizilerin birkaçı dışında hepsi ne pedagojik ne psikolojik ne de sosyolojik bir kaygı taşıyor.. Varsa yoksa “reyting” .. Tek kaçış,”beğenmeyen seyretmesin, istemeyen kapatsın, işte orada belgesel kanalları da var!”.. O zaman bazı marketlere uyuşturucu satmayı da serbest bırakalım, sevmeyen almasın beğenmeyen yandaki markete gitsin!.. BEYLER!.. Zehirlemenin demokrasisi olmaz!.. Kendimize gelelim!..
Tek gerçek “Cinayet”.. Geri kalanı yalan… Siyasal cinayetler tarihimiz böyle bir vaka görmedi. Öldürüleceğini Hrant Dink dahil herkes biliyor ama cinayete kimse engel olamıyor.. Kader dahil!..
Her iktidar, saltanatının bir aşamasında, bir “Derin devleti yüzeye çıkartma operasyonuna” girişir.. Ama olay sonuçta ya birkaç gariban memurun görev yerlerinin değiştirilmesi ya da “elde var sıfır” ile sonuçlanır. Ya bu derin devlet işi “siyasal hayalgücünün yarattığı bir öcü ya da kimsenin eli kimseden iyi değil… Her iki alternatif de birbirnden beter… VATAN 07.02.2007
Samsun Emniyet Müdürlüğünün Say ocağında, Ogün Samast ile hatıra fotoğrafı çektiren görevli polis ve jandarmaların görev yerleri değiştirildi..