Bu bölümdeki karikatürler, 2014 Temmuz’undan 2016 Temmuz’una kadar Ulusal Kanal’da Cuma Akşamları saat 21:00 de yayınlanan, Mustafa Mutlu’nun ‘Kral Çıplak’ programında ‘Canlı Yayın esnasında, gündeme ilişkin çizdiğim karikatürler’ den oluşuyor.. 2017 Aralık itibariyle yaklaşık bir buçuk yıllık bir aradan sonra bu kez aynı programa CEM Tv’ de yeniden start veriyoruz.. Yine Cuma akşamları, bu sefer saat 19:30 dan itibaren..
Osmanlı tokadı..
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentBaraj ve ittifak Post Thrue siyaset
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentYapılan anketlerin sonuçlarının barajı geçemeyeceği yönünde çıktığı iddia edilen MHP çareyi AKP ile ittifakta buldu.
1 puanın bile hayati öneme sahip olduğu 2019 seçimleri için; oyları ne kadar düşerse düşsün AKP gözünde MHP’ nin önemi artıyor. Son dakikada bir sürpriz yaşamak istemeyen AKP kurmayları, ittifakı kurumsallaştırdılar. Sanki karşılarında başka ittifaklar da varmış gibi bir havayla ittifakların oy pusulalarında yer alma biçimini bile netleştirdiler. Şimdi tek umutları CHP ile HDP’nin resmi bir ittifak içerisine girmeleri.. CHP tuzağı görüp, ne kadar “asla böyle bir şey olmayacak!” diye açıklama üstüne açıklama yapsa da TV oturumlarındaki dezenformasyon kesilmek bilmiyor.
‘Post Thrue’ siyaset sürüyor..
Yapmayın abiler, ayıptır..
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentBiz daha komiğini yaparız..
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentMaymuna bak!
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentMesela medya, Avrasya Tüneli’nden geçişlere yapılan %26,5 zammı neredeyse hiç görmedi.
Gelecek hafta Allah kerim..
——————-
Mustafa Mutlu ile Kral Çıplak- Konuk; Soner Yalçın / ‘Haftanın karikatürü’ Kesiti.. 02.02.2018
Programın tamamını izlemek için:
Daha Kandırılacaksınız!..
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentHasbelkader devletin bir makamına seçilmekle devlet adamı olunmuyor.
Devlet adamı olmak zor iştir.
Sadece bireysel bilgi, bireysel deneyim, bireysel tecrübe yetmez.
Her şeyi bilemezsin! Her konuda uzman olamazsın! Öyle bir şey mümkün değil.
Mümkün olsaydı, en iyi puanlarla üniversitelere giren en çalışkan, en zeki adamlara hem kalbimizi ameliyat ettirir hem de anayasamızı yazdırırdık. Aynı bilim alanında bile onlarca alt disiplin, onlarca ayrı uzmanlık alanı var.
Devlet adamlığı her şeyden önce ortak akıla, uzmanlığa, bilimselliğe değer vermekle olunur.
Elbette son kararı siz versiniz ama doğruyu bulduktan sonra..
Kral Çıplak programında Yazar Soner Yalçın, Mustafa Mutlu’ya soruyor:
“Atatürk’ü kimse kandırabildi mi?”
Atatürk’ü kimse kandıramadı.
Atatürk bilgiliydi, tecrübeliydi, uzmandı ama başka bir şey daha yapıyordu.
Kimilerinin o, “her akşam rakı masası” diye hafife almaya çalıştığı olgu Atatürk’ün danışma toplantılarıydı.
Görülen köy kılavuz istemez! Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir!
Danışmazsanız, ortak akıla başvurmazsanız, bilimden uzmanlıktan destek almazsanız kandırılırsınız.
Bu zamana kadar bu yüzden kandırıldınız, bundan sonra da bu yüzden kandırılacaksınız.
Kandırılacaksınız!
Mustafa Mutlu ile Kral Çıplak- Konuk; Soner Yalçın / ‘Haftanın karikatürü’ Kesiti.. 02.02.2018
Programın tamamını izlemek için:
Ego Çatışması
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın, Genel /tarafından bulentMustafa Mutlu ile Kral Çıplak / CEM TV 26.01.2018
Haftanın Kral Çıplak Karikatürleri ve yorumlar..
Kral Çıplak Karikatürleri Konuk Ümit Özdağ
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın, Genel, Video /tarafından bulentWhat a wonderful world!
/0 Yorumlar/in Canlı Yayın /tarafından bulentGazetelerde, televizyonlarda bir dünya kafa karıştırma çabası..
Bilenler biliyor, bilmeyenler için bir sayfa yazıda durumun özeti.. Bir zahmet okuyun.. Paylaşmasanızda kabul..
Durum net: ABD, İran’a -haklı, haksız- bildik nedenlerle ambargo uyguluyor. Bu adamlarla alışveriş yaparken kimse benim paramı ve transfer sistemimi (Swift) kullanmasın, Kullananı tespit edip hele bir de onu sınırlarım içinde yakalarsam ve de durumu kanıtlarsam var ya acayip ceza yazarım. Ödemez ise gayrı ona da paramı ve swift sistemimi kullandırmam. Kendi bilir!” diyor.
Bize de diyor ki; “Siz İran’dan doğalgaz ve petrol alıyorsunuz, komşusunuz. Siz bunları almaya devam edin ama karşılığında benim paramı vermeyin, kodunu kendi yazdığım, lisansı bende olan “swiftimi” kullanmayın. Canlı paramı bunlara vermeyin. Çünkü ben bunların sağdan soldan nükleer silah malzemesi alacağına inanıyorum. Benim paramla almalarını istemiyorum.. Pamuk verin, domates verin, tahıl verin, yumurta verin, et verin, süt verin.. Para vermeyin, mal verin!.” Diyor.
Bizimkiler ne yapıyor! İran’dan gelen bir aracı ekibin cazibesine kapılıyorlar,(Zencani / Zarrab) Bu adamlar aracılığı ile petrol ve doğalgaz bedelini para olarak, altın olarak ödemeye başlıyorlar. Altın gidiyor, altın geliyor.. Misal, kazara uçakta 1500 kilo altın yakalanıyor, o dahi rüşvetle kurtulup uçuyor.. Hatta meçhul bir el(!) altındaki gümrük vergilerini de kaldırıyor ki “mano”dan dolayı ana para erimesin!
Diyeceksiniz ki neden mal yerine para/altın ödendi?
E, herşey usulüyle yapılınca rüşvete ne hacet!
Gelelim Bilançoya:
Kim kaybediyor: İran’dan aldığımız doğalgaz ve petrol karşılığı onlara et, süt, yumurta, domates satacak üretici ve dolayısıyla memleket ekonomisi kaybedenler arasında.
Bu işlemleri yapmak için kullanılan Halk Bankası ve dolayısıyla devlet kaybedenler arasında.
Somut nedenini birazdan okuyacağın gibi Sen, ben, bizim oğlan kaybedenler arasındayız.
Kim kazanıyor: Alengirli yollarla mal yerine para ve altın taşıyan ve bu işten komisyon alan Zarrab ve İran’daki ortağı Zencani onun İran’da Dubai’de ve Türkiye’de yarattığı “bahşiş” trafiğinin nemalananları kazananlardan. (Zencani, İran’da idam cezası almadan önce Türkiye’de dağıttığı rüşvet miktarının 8,5 Milyar Dolar olduğunu itiraf etti.. Bu rakam yaklaşık 30 Milyar TL yapıyor ki, bu parayla her biri 1 milyon TL den 30 bin adet okul yapılabiliyor..)
İran devletinin o dönemki hükümeti (Ahmed-i Nejat giller) Petrol ve doğalgazın karşılığını mal yerine canlı para olarak aldığı için kazananlardan.
Bu ambargolu yöntemin kullanılmasına göz yuman, izin veren, yollarına yatan ve karşılığında bavul dolusu, ayakkabı kutusu dolu, sıfırlanamayan miktarlarda rüşvet alan siyasetçiler ve onların ağababaları (her kimlerse) iyi kar edenler arasında..
İran’da yönetim değişip, bir önceki yönetimin rüşvetli ilişkileri yargılanmaya başlayınca ve Zencani de idama mahkum edilince, hikayenin Türkiye kolu Zarrab kelimenin tam anlamıyla “can havli” ile Amerika’ya kaçtı. Deli paraya sahip olması yanında itirafçı da olması hasebiyle şimdilik yırttı.
Hadi Zarrab İran’ın şerrinden kaçtı. Beş-altı yıl hapis yatması beklenen Hakan Atilla’nın neden -ne karşılığında- bile bile Amerika’ya gidip orada yakalandığı belli değil..
Ceza; Komisyonu alanlara, rüşveti yiyenlere değil Halkbank’a dolayısıyla Devlet bankası olduğu için Türkiye’ye Maliyesine, dolayısıyla da Türk halkına kesilecek. Tahmini rakam 10 Milyar dolar ile 40 milyar dolar arasında gidip geliyor. Yani sen, ben, bizim oğlan ödeyeceğiz..
Peki, cezayı, “Eeyy Amarika! Eeyy Trump!” diye efelenerek “Biz senin hukukunu tanımıyoruz uleyn!” diye höykürerek ödemememiz mümkün mü? Malesef değil! Ceza Devlete kesileceğinden Swift Türkiye’ye kapatılırsa, Türkiye menşeyli tek bir tüccar tek bir banka tek bir dolar transferi yapamaz hale geleceğinden ihracat ve ithalat durur..
Sonuç olarak Küçük hırsızlar, Büyük Hırsızın malını çaldı, cezasını biz çekeceğiz..
Louis Armstrong Abi’nin dediği gibi; “What a wonderful world” Değil mi!
Kategoriler
Arşiv
- Aralık 2025
- Eylül 2025
- Ağustos 2025
- Haziran 2025
- Mayıs 2025
- Nisan 2025
- Mart 2025
- Şubat 2025
- Ocak 2025
- Aralık 2024
- Kasım 2024
- Ekim 2024
- Ağustos 2024
- Haziran 2024
- Mayıs 2024
- Nisan 2024
- Mart 2024
- Şubat 2024
- Ocak 2024
- Aralık 2023
- Kasım 2023
- Ekim 2023
- Eylül 2023
- Ağustos 2023
- Temmuz 2023
- Haziran 2023
- Mayıs 2023
- Nisan 2023
- Mart 2023
- Şubat 2023
- Ocak 2023
- Aralık 2022
- Kasım 2022
- Ağustos 2022
- Temmuz 2022
- Haziran 2022
- Mayıs 2022
- Nisan 2022
- Mart 2022
- Şubat 2022
- Ocak 2022
- Aralık 2021
- Kasım 2021
- Ekim 2021
- Eylül 2021
- Ağustos 2021
- Temmuz 2021
- Haziran 2021
- Mayıs 2021
- Nisan 2021
- Mart 2021
- Şubat 2021
- Ocak 2021
- Aralık 2020
- Kasım 2020
- Ekim 2020
- Eylül 2020
- Ağustos 2020
- Temmuz 2020
- Haziran 2020
- Mayıs 2020
- Nisan 2020
- Mart 2020
- Şubat 2020
- Ocak 2020
- Aralık 2019
- Kasım 2019
- Ekim 2019
- Eylül 2019
- Ağustos 2019
- Temmuz 2019
- Haziran 2019
- Mayıs 2019
- Nisan 2019
- Mart 2019
- Şubat 2019
- Ocak 2019
- Aralık 2018
- Kasım 2018
- Ekim 2018
- Eylül 2018
- Ağustos 2018
- Temmuz 2018
- Haziran 2018
- Mayıs 2018
- Nisan 2018
- Mart 2018
- Şubat 2018
- Ocak 2018
- Aralık 2017
- Kasım 2017
- Ekim 2017
- Ağustos 2017
- Mart 2017
- Şubat 2017
- Ocak 2017
- Aralık 2016
- Kasım 2016
- Ekim 2016
- Temmuz 2016
- Haziran 2016
- Mayıs 2016
- Nisan 2016
- Ocak 2016
- Aralık 2015
- Kasım 2015
- Ekim 2015
- Eylül 2015
- Temmuz 2015
- Haziran 2015
- Mayıs 2015
- Nisan 2015
- Ekim 2014
- Ekim 2013
- Aralık 2012
- Ağustos 2005
- Nisan 2005











