Lomboz 2

7 Şubat Cuma 2020 – Gazete Pencere

BU KADARI AYIP ÖTESİ

Berkin Elvan, mahkemece “tali kusurlu” bulunmuş. Yani mahkemeye göre Berkincik, bibergazı fişeğinin geçiş yolu üzerinde bulunma kusuru işlemiş.

Mahkeme, keşke biraz daha geri gidip, Berkin’in bu dünyaya, bu memlekette gelmek suretiyle işlediği ana kusuru temelden tescil etseydi..

Yıl 1979. Benim de bizzat şahit olduğum bir olay.. Suudi Arabistan’da Türk şoför kendi yolunda, karşıdan ters yönden gelen bir Suudi ile çarpışıyor. Kadı önüne çıkıyorlar. Kadı bizim şöföre tercüman aracılığı ile soruyor:

-Sen buraya nereden geldin?

-Türkiye’den!

-Sen Türkiye’den gelmeseydin burada bu kaza olur muydu?

-Olmazdı..

-O zaman suçlu sensin!.. Zararı ödeyeceksin. Mahkeme bitmiştir!

İki olay arasında fark var mı?

ŞU GEÇİŞLERİ UCUZLATIN!

İstanbul’da Avrupa’dan Asya’ya, Özal ve Demirel’in köprülerinden iki yönlü geçerseniz 10,5TL.,  Erdoğan’ın yap-işlet-devret 3. köprüsünden ve Avrasya Tünelinden geçerseniz 22TL ödüyorsunuz. Hele çıkış yerine göre değişen oturaklı otoban ücretleri de cabası.. Fiyat, Karayolları web sitesindeki listeye göre 55- 70TL’yi buluyor.. Haliyle İstanbul’da yaşayan vatandaş işten eve gitmek için Erdoğan’ın köprülerini kullanmıyor. Bu durumda, gişede toplanan para yap-işlet’çilere taahhüt edilen rakamın altında kalıyor.  Sözleşme gereği, eksik kalan parayı, Hazine, yani bu yolları hiç kullanmamalarına rağmen Van’daki emekli Ahmet amcalar, Tarsus’taki ev hanımı Raziye teyzeler, Samsun’daki sanayi esnafı Ümit ustalar ödüyor.

Arkadaş! Kimle görüşecekseniz görüşün, anlaşın, ucuzlatın şu geçişleri de İstanbullu vatandaş hem bu geçişleri kullansın, hem de ödeme işi hakça paylaşılmış olsun! Bu kadar mı zor?

Haa! Bu yollar zaten, geçiş için elli lirayı, yetmiş lirayı dert etmeyecek olan vip’lere özel yapıldıysa maksat hasıl olmuştur. Hayırlı olsun!

ENTELLEKTÜEL MÜCADELE BAYKAM VE DEDOLA

Arkadaşı Ferruh Tanay, Bedri Baykam’a bir Fransız yazarın kitabını hediye ediyor. Yazar, Atatürk hayranı, aynı zamanda müzisyen, senarist, Loulou Dedola.

RCO Müzik grubunun da lideri olan Dedola, gittiği her yerde, özellikle de Afrika ülkelerinde, gençlere, kurtuluşun tek yolu olarak “Kemalizm”i anlatıyor.. Bu konuda çizgi film senaryoları kitaplar yazıyor, söyleşiler yapıyor.

Baykam, onun kitabını okuduktan sonra yazarın sosyal medyadan izini sürüyor. Tanışıyor ve onu Türkiye’ye davet ediyor. Geçtiğimiz hafta Dedola İstanbul’a geliyor. Piramit Sanat’ta Söyleşiler, röportajlar yapılıyor.. Türk halkı ile tanışmaktan ve kendisine gösterilen misafirperverlikten çok mutlu Türkiye’den ayrılıyor.

Söyleşilerden birinde Dedola’ya gelen sorulardan biri “II. Dünya Savaşı esnasında Atatürk yaşasaydı, sizce savaşa etkisi ne olurdu” olunca, Dedola yazdığı resimli romanın sonunda da yer alan Winston Churchill’e ait cümleyi okuyor: “Atatürk yaşasaydı 2. Dünya Savaşı çıkmazdı.”

Bu gün bölgemizde yaşanan kaos ortamında sadece bu cümleyi hatırlamak bile hem Dedola’ya hem de Baykam’a minnet duygularımızı ifade etmek için kafi..

Varolun!..

 

AMERİKAN ESPRİSİ: (Yine komik değil ama manalı)

Askerde şapka yerine bere niye geldi?

El cevap: Kel görünmesin diye!

ETKİLİ MUHALEFET BÖYLE YAPILIR!

Pazartesi gecesi, CNN Türk’te Fikri Sağlar var diye tartışma programını izledim. Moderatör, programın başında “Kızılay” konusunun da tartışılacağını beyan etmesine rağmen program sonuna doğru zaman kalmadığı gerekçesiyle, stüdyodakilerin -en azından yarısının- bütün ısrarlarına rağmen konuyu tartıştırmadı.

Galiba CHP Yönetimi’nde bardağı taşıran son damla da bu oldu.

Bildiğiniz gibi CHP, CNN Türk’ü boykot kararı aldı. Böyle bir karar çıkmaması için TV yönetici ve programcıları CHP’ye ziyaret gerçekleştirildi.. Ama fayda etmedi!.

Gerçek şu ki, muhaliflerin okumadığı gazeteler batıyor, izlemediği tv’lerin reytingleri yerlerde sürünüyor.. Başta TELE1, Halk Tv, KRT gibi bir zamanlar marjinal denilen kanallar en yüksek izlenmeleri yakalıyor. “Mass” kanallar ve marjinaller yer değiştiriyor.

Konda, Haziran seçimleri öncesi; “AKP’ye oy verenlerin %60’ı sosyal medya kullanmak bir yana İnternet’in varlığını bilmiyor, %92’si de sadece TRT ve ATV’yi izliyor” şeklinde bir araştırma detayı yayınlamıştı. Konda, en ciddi sonuç veren araştırma kuruluşlarından biri olarak bilinir. Bu doğruysa TRT, Atv dışında kalan diğer kanalların reyting canavarını muhaliflerin doyurduğu ortada.. İşte etkili muhalefet böyle yapılır. Katılmazsın, izlemezsin olur biter.. Diğerleri de reytingleri takip edip kararını ona göre versin..

ORADA SESİMİ DUYAN VAR MI?

Fırat Kalkanı, Zeytin Dalı, Barış Pınarı.. Bunların sonucunu bilen var mı?

Yani hedeflediklerimizi tutturduk mu? İstediğimizi aldık mı? Net kazançlarımız şunlar, şunlar, bunun için kan ve can verdik netliğinde bir cümle kurabilen var mı?

Hadi onlar eskide kaldı.. Libya ne oldu? Neredeyse topyekün savaş hali yaratılmış bu mesele hakkında neden artık kimse tek kelime etmiyor?

Geçtik onları. Suriye sınırları içerisindeyiz. Astana Anlaşması çerçevesinde, Esat güçleri ile ona muhalif olan unsurlar birbirinin gözünü oymasın diye İdlib çevresinde 12 fiziksel gözlem noktası oluşturmaya çalışıyoruz. Gözlem noktalarının birinden diğerine giderken baskın yiyoruz. Şam topçusu, çatışmasızlık konusundaki anlaşmaya rağmen, -koordinatları nereden bulduysa!- konvoyumuza ateş ediyor. Bir tır şoförü sivil personel ve 7 askerimiz şehit oluyor.

Ertesi gün, ismi lazım değil, yandaş gazetelerden birinin manşeti:

“ŞAM’A DERSİNİ VERDİK. RUSYA İLE KONUŞACAĞIZ”

Oldu olacak altına da ekleseydiniz bari “ABD’yi mülakata aldık İran’ıda eğitime çağırdık!”

FIKRA

Konuya Bağlı bir Gümüş Hacıköy çoban fıkrası ile tamamlayalım.

Köyün davarlarını güden ve dağda hayvanlarla birlikte geceleyen çobanın yemeğini, her gün sırayla bir köylü getiriyormuş. Bir gün köylü yemeği geciktirmiş. Açlıktan bunalan çoban tavır koymuş! “Yemeyem!” demiş.. Köylü olur mu efendi, açsın dağdasın, ye diye ısrar ettiyse de çoban tavrından dönmemiş.. “Yemeyem de yemeyem!..”

Yapacak bir şey yok! Köylü tası torbayı almış. Bayır aşağı köye doğru vurmuş dönüş yoluna..

Çoban arkasından, gözlerini kısmış, “Daha dur!” demiş.. Bu daha bişey değil.. Ben bu ayki gezek paralarını da almayayım da görün siz!” demiş.

 

0 cevaplar

Cevapla

Want to join the discussion?
Feel free to contribute!

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir