Yazılar

Gandi Kemal niyetlidir ama çekinir..

Baykal’ın istifasından sonra ortaya çıkan belirsizlik durumu uzadıkça istifanın erdemi erozyona uğramaya başladı. Baykal’ın, kurultaya kadar geri dönüş yolunu açık tutmaya çalıştığı ve mutlaka geri döneceğine dair iddialar o duygulu, ‘koruyucu’ feragatı, yeyip bitirmek üzere. Oy verecek olan örgüt değil halk! Halk da çok açık bir şekilde Kılıçdaroğlunu’nu istediğini beyan ediyor. O halde bu çekingenlik, bu bekleyiş niye? Bitirin artık şu işi!..

Yargı duzenlemesi

Niyet..

Asil – Vekil

Asil – vekil..

Rüşveti kim yedi?

Mustafa Mutlu yedinci kez köşesinden soruyor. Türkiye’nin de içinde bulunduğu ülkelerde rüşvet dağıttığını açıklamak zorunda bırakılan Mercedes’in Türkiye’de dağıttığı rüşveti kim yedi?”diye.. Ama kapı duvar!.. Ne duyan var ne üstüne alınan..

Nuh’un Gemisi

Nuhun gemisine kimler bindi..

Yunanistan

Yunanistan uluslararası ekonomistler tarafından "savurgan" olarak suçlandı. Batma noktasına gelen ekonomiye sonunda destek AB’den geldi ve AB kesenin ağzını açarak 11 milyon nüfuslu ülkeye yüzde 5 faizle 30 Milyar Euro destek çıktı. Bu para o ağır yemekten sonra yenilecek tatlı gibi gelmesin de..

Burgulu Kule

İstanbul, Dubai şeyhi’nin Burgulu Kuleler’inden’ tam Danıştay Kararı’yla kılpayı kurtulmuşken, 3. Köprü açmazıyla karşa karşıya geldi. Hem de istanbul’un iklimini dahi belirleyen kuzey yamacının ortasına.. Artık Poyraz Kuzey’den İstanbul’a temiz hava yerine toz mazot kokusu getirecek.

Amerika

Erdoğan, Baykal’ı neden sevmez? Amerikan Temsilciler Meclisi’nde "Ermeni Soykırımı" tasarısının beklenmedik şekilde onaylanmasından sonra kızan Başbakan Washington büyükelçimiz Namık Tan’ı geri çağırmış, üstüne de daha önceden planlanan ‘Nükleer Zirvesi’ için; "Ben Amerika’ya gitmem, Gidecek kişiyi de sonra belirleriz!" diye sert yapmıştı. Ardından Baykal da konuşmuş, "Gitmem gitmem diyen başbakan yanında büyükelçi ile ABD’ye gidecek. Baykal söylemişti dersiniz" demişti.. Başbakan, aradan daha bir ay geçmeden önce büyükelçi’yi Washington’a gönderdi, ertesi gün de kendisi gitti.. Bu durumda Erdoğan Baykal’ı nasıl sevsin ki kardeşim?!

Olaysız 1 Mayıs da olabiliyormuş..

Yıllar sonra olaysız bir 1 Mayıs kutlandı.. Herkesin çıkarması gereken dersler var. Demek ki otuz seneden fazladır yaşanan “Taksim Paranoyası” büyük bir yerlerden çomak sokulmadıkça sahte bir hastalıkmış.. Ve öte yandan, kimse kimseye de yeterince sıkıştırılmadan, yeterince bunalmadan kolayca birşey vermiyormuş.. 1 Mayıs 2010, hak için direnenlerin sonunda o hakkı alabildiklerine olan inançlarını yeniden tazelemeleri için yeni bir milat olacaktır.

Perşembenin gelişi

04.04.2010 Vatan: Amerika’ya giderken, Baykal’ın Anayasa Uzlaşma teklifine “Biz varız!” diyen Erdoğan, dönüş üzre, teklifi reddettiğini açıkladı. Ama hemen umutsuzluğa kapılmayın! Biraz sabredin.. Uçak Esenboğa’ya teker koyana kadar çok şey değişir. Amerika’ya da gitmem deyip de gitmemiş miydi!?..